Hadis uydurma faaliyetinin, Hz. Osman’ın (r.a.) şehit edilmesi ve onu takip eden süreçte başladığı ehlince bilinmektedir. Değişik amaçlarla ve şekillerde gerçekleştiği ifade edilen hadis uydurma faaliyetinin, başladığı ilk günlerdeki gibi şifahi/sözlü olarak devam etmediği anlaşılmaktadır. Zira çoğunlukla râvilerin tercemelerini konu edinen ricâle dair kaynaklar ile uydurma rivayetleri bir araya getirmeyi amaçlayan mevzûât eserlerinde, başta “mevzû/uydurma” olmak üzere münker, bâtıl, asılsız ve ...